Polis, demokratik protesto haklarını kullanmak isteyen yurttaşların yanı sıra, halkın haber alma hakkı için çalışan medya emekçilerine de her fırsatta şiddet uygulamayı sürdürüyor. Kadın ve LGBTİ gazeteciler olarak bizler de bu erkek/devlet/polis şiddetinden fazlasıyla nasibimizi alıyoruz. Yaralanıyor, darp ediliyor, engelleniyor, cinsiyetçi küfür ve hakaretlere, tacize maruz bırakılıyoruz.
İstanbul Kadıköy’de 22 Aralık Pazar günü gerçekleştirilen İstanbul Kent Mitingi’nde BirGün gazetesi muhabiri Elçin Yıldıral, koluna gaz bombası isabet etmesi sonucu yaralandı. Özgür Gelecek dergisi muhabiri Songül Araç ise mitingde çekim yaptığı sırada gözünden plastik mermi ile vuruldu. Meslektaşımız gözlük takıyor olmasaydı, gözünü kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacaktı.
Taksim’de 27 Aralık Cuma günü gerçekleşen yolsuzluk protestosunda da, kadın ve LGBTİ meslektaşlarımız polis şiddetinin hedefi oldu. Radikal gazetesi muhabiri Elif İnce, Etkin Haber Ajansı (ETHA) muhabiri Yıldız Tar, serbest gazeteci Berna Yılmaz, plastik mermilerle yaralandılar. ETHA muhabiri İsminaz Ergün, fotoğraf çektiği sırada TOMA’nın hedef alması sonucu tazyikli suyla yere savruldu ve yaralandı. Şahin ve Ergün’ün fotoğraf makineleri tahrip oldu.
Polis, fotoğraflarını çekerek gazetecileri fişlemesi nedeniyle kendisine tepki gösteren İMC TV muhabiri Michelle Demishevich’in boğazını sıktı, “Öldüreceğim seni” diyerek arkadaşımızı tehdit etti. Bununla da yetinmeyen polis, kadın meslektaşımızın göğsüne yumruk attı.
Halkın haber alma hakkı adına alanda zor şartlar altında görevini yapan kadın ve LGBTİ gazeteciler, bir kez daha polisin cinsiyetçi küfür ve hakaretlerine maruz bırakıldı. Çekim yapmaları polislerce engellenmek istendi. Meslektaşlarımız, polis muhabirleri tarafından fotoğrafları çekilerek fişlendiler.
Artık yeter! Polislere ve idari amirlerine sesleniyoruz!
Belli ki demokratik Anayasal haklarını kullanarak hükümeti, yolsuzlukları, talanı, yaşam alanlarının yağmalanmasını protesto eden yurttaşlara yönelik uyguladığınız şiddet yazılmasın, görüntülenmesin, gerçekler ortaya çıkmasın istiyorsunuz.
Bu amaçla biz kadın ve LGBTİ gazetecileri şiddet uygulayarak, taciz ederek, cinsiyetçi hakaret ve tehditlere maruz bırakarak, engelleyerek, fişleyerek alanda çalışmaktan, görevimizi yapmaktan alıkoyabileceğinizi zannediyorsunuz.
Ancak yanılıyorsunuz!
Bizim erkek/devlet şiddetine boyun eğmeye, sessiz kalmaya niyetimiz yok! Ne yaparsanız yapın, halkın haber alma hakkı için sokaklarda olmaya, fotoğraf çekmeye, görüntü almaya, haber yapmaya, gerçekleri yazmaya devam edeceğiz.
Kalemimiz, makinemiz, kameramız, sesimiz, emeğimiz ve var gücümüzle; evde, işyerinde, sokakta, medyada, hayatın her alanında, her yerde erkek/devlet şiddetine karşı mücadele edeceğiz.
Kamuoyuna saygıyla duyururuz,
Türkiye Gazeteciler Sendikası Kadın Komisyonu