Demokrasinin olmazsa olması basın özgürlüğü konusunda sicili bilinen AKP iktidarı susturamadığı medya kuruluşlarına el koyarak yeni bir süreci başlattı.
Medya kuruluşlarına el koymakla kalmadı atadığı kayyumlar aracılığı ile kıyım yaptı.
Koza-İpek grubunun medya şirketlerine atanan kayyumlar yayın politikasını değiştirdiği gibi bu kurumlarda çalışan onlarca gazetecinin işine de son verdi.
Atandıkları kurumun mal varlıklarını tarafsızca idare etmek ve malları yönetip, korumakla yükümlü ve tarafsız olması gereken kayyumun; gazetenin yazı işlerine müdahalesi, yayın politikasına karışması, gazetecileri işten atması görevi değildir.
Anayasa’daki açık hükme rağmen medya kuruluşlarına el koyarak Anayasa’yı yok sayanlar, uluslararası hukuku çiğneyenler suç işlemektedir.
Nokta Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmeni Cevheri Güven ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Murat Çapan’ın tutuklanması da AKP’nin düşünce ve ifade özgürlüğüne yaklaşımın somut bir örneğidir.
Binlerce yıldır hiçbir düşünce, o düşünceyi ifade edenlerin, baskı altına alınmasıyla, hapse atılmasıyla susturulamadı.
Gazetecilerin yazdıkları yüzünden tutuklanması, yargılanması demokratik rejimlerin değil baskıcı rejimlerin ürünüdür.
AKP demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerle arasındaki mesafeyi bir kez daha göstermiştir.
Her türlü baskıya rağmen, gazeteciler gerçekleri söylemeye ve yazmaya devam edecek.
Gazetecilere Özgürlük Platformu olarak haksız ve hukuksuz bir şekilde işten çıkarılan meslektaşlarımızla, Nokta dergisi yöneticileri ve çalışanları ile dayanışma içinde olduğumuzu duyuruyor, tüm meslektaşlarımızı da dayanışmaya çağırıyoruz.
Gazetecilere Özgürlük Platformu
