Cinsiyetçi ve ayrımcı, erkek egemen söylemler şiddeti normalleştirdiği gibi, bu söylemlerle şiddete ortak da olunuyor. Kadına yönelik şiddete göz yummak anlamına gelen cinsiyetçi söylemlerin zaman zaman meslektaşlarımızın haberlerinde yer alması ‘Gazetecilik Meslek İlkeleri’nin ihlal edildiğini gösteriyor.
Türkiye’de üçte ikisi erkek olan medya çalışanlarını, kadına yönelik şiddet haberlerini yaparken toplumsal cinsiyet eşitliğini gözetmeye, cinsiyetçi-ayrımcı söylemlerden uzak durmaya çağırıyoruz.
Kadınlarla Dayanışma Vakfı’nın (KADAV), bu konuda Sendikamıza gönderdiği, basının kullandığı erkek egemen dili kınayan yazısını paylaşıyoruz:
“Değer Deniz’in öldürülmesi nedeniyle bir kez daha tanık olduğumuz, basının cinsiyet ayrımcı söylemini kınıyoruz.
Merhaba,
Yıllardır süren uyarı ve protestolara rağmen, bazı basın kuruluşlarının cinsiyetçi ve ayrımcı dili nedeniyle kadın cinayetlerinin acısı katlanmaya, tek tek kadınlar hakkında hoyratça söylenen cümleler-ifadelerle bütün kadınlar incitilmeye devam ediyor.
6 Mayıs 2015 günü evinde öldürülmüş olarak bulunan Değer Deniz’in katledilmesi hakkında bazı basın kuruluşlarının haberlerinde Deniz’in “yalnız yaşıyor” olmasına vurgu yapılarak adeta yalnız yaşadığı için hak etti vurgusu yapılması bizleri incitmiş, yalnız yaşayan bütün kadınları hedef göstermiştir.
Bununla da kalmayan bazı “haberciler” Değer Deniz hakkında “masör” olması “ sabetaist” olması gibi doğru ya da yanlış ama asla kamuoyunu ilgilendirmeyen kişisel bilgiler de paylaşmıştır. Kadın cinsiyet kimliğinin önüne getirilen her sıfat baskıcı toplumsal normun dışında var olan her kadının şiddete maruz kalması ve ölümümün meşrulaştırılmasına hizmet etmektedir. Bu tip haberlerin kadın katliamının günden güne arttığı bu coğrafyada yapılmasının kadın cinayetlerinin toplumsal algıda meşrulaştırılması zeminini güçlendirdiğini düşünüyor ve bir kez daha uyarıyoruz: “Medyada kullanılan cinsiyet ayrımcı dil, bir sonraki cinayetin sebebi olabilir”. Basın emekçilerini toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten bir dil kullanmaya çağırıyoruz.
Kuruluşunuzun bu mesajımızı paylaşarak Deniz’in ailesi ve bütün kadınlara destek olmasını diliyoruz.
Dayanışma umuduyla,
Kadınlarla Dayanışma Vakfı”